Evrakta sahtecilik suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 204. maddesinde “Kamu Güvenine Karşı Suçlar” başlığı altında düzenlenmiştir. Resmi belge üzerinde sahteciliğin bir kamu görevlisi ya da herhangi bir kişi tarafından gerçekleştirilmesine dair ayrım, ilgili madde hükmünde yer almaktadır. Bu nedenle evrakta sahtecilik suçunun faili kamu görevlisi olabileceği gibi bir başka kişi da olabilmektedir. TCK m.204’e göre resmi bir belgeyi sahte olarak düzenleyen, bu belgeyi başkalarını aldatacak şekilde değiştiren veya belgeyi kullanan kimsenin cezalandırılması söz konusu olacaktır. Suçun maddi konusunu resmi belge oluşturmaktadır. Aynı zamanda resmi belge hükmünde sayılan belge de bu suçun maddi konusunu oluşturmaktadır. Resmi belgenin tanımını, doktrine ve Yargıtay kararlarına bakarak yapmamız mümkündür. Hukuki sonuç doğurmaya elverişli olan bir irade beyanını içeren ve düzenleyicisinin kim olduğunu gösteren yazılı evrak olarak tanımlanabilmektedir. Bu suçun maddi unsuru ise TCK m.204/1’de yer alan hükme göre sahte olarak düzenlemek, başkalarını aldatacak biçimde değiştirmek veya kullanmak oluşturmaktadır. Yani m.204/1’de yer alan hüküm bakımından seçimlik hareketleri bir suçun söz konusu olduğunu söylemek mümkündür. TCK m.204/2 bakımından ise saymış olduğumuz seçimlik hareketlerin yanında gerçeğe aykırı olarak belge düzenlenmekten de söz edilmiştir. Evrakta sahtecilik suçunda kasıt arandığından dolayı sehven düzenlenmiş olan bir belge yüzünden beraat edilmesi mümkün hale gelecektir. Dolayısıyla suçun manevi unsurunu genel kastın oluşturduğunu söyleyebiliriz. Ne var ki Yargıtay, evrakta sahtecilik suçlarında kastı zarar vermek bilinç ve iradesi biçiminde yorumlamaktadır. Fail belgenin sahte olduğunu bilmeden kullanmışsa bu durumda kasten hareket etmiş olmayacaktır. Failin yanılma sonucunda suça konu olan yazıyı, gerçekte belge olmamasına rağmen belge sanması halinde ise tipiklikte tersine yanılma gündeme geleceğinden dolayı failin cezalandırılması mümkün olmayacaktır. İçindekiler Evrakta sahtecilik suçu, TCK m.204’e göre birden fazla şekilde ortaya çıkabilmektedir. Daha önce de belirtmiş olduğumuz gibi bu suç herhangi bir kişi tarafından işlenebileceği gibi kamu görevlisi tarafından da işlenmesi mümkündür. kamu görevlisinin evrakta sahtecilik suçunun faili olması halinde hakkında verilecek olan cezanın ağırlaştırılması sonucu ortaya çıkacaktır. TCK m.204’e göre bir resmi belgenin sahte olarak düzenlenmesiyle evrakta sahtecilik suçu oluşacaktır. Aynı zamanda bir resmi belgenin başkalarını aldatacak biçimde düzenlemesiyle de bu suç oluşmuş olacaktır. Resmi belgeyi kullanan kişi de evrakta sahtecilik suçundan dolayı cezalandırılacaktır. Belirtmiş olduğumuz hareketler seçimlik olmasından dolayı içlerinden yalnızca birinin gerçekleştirilmesiyle suç tamamlanmış olacaktır. TCK m.204/1’te belirtilen suç, herhangi bir kimse tarafından işlenebilir. TCK m.204/2’de ise evrakta sahtecilik suçunun kamu görevlisi tarafından işlenmesi konusu üzerinde durulmuştur. İlgili madde hükmüne göre, görevi gereğince düzenlemeye yetkili olduğu resmi bir belgeyi sahte olarak düzenleyen kamu görevlisi, suçun faili olacaktır. Aynı zamanda kamu görevlisi, gerçek bir belgeyi başkalarını aldatacak biçimde değiştirirse veya sahte resmi belgeyi kullanırsa da evrakta sahtecilik suçunun faili konumunda olacaktır. Bu seçimlik hareketlerin yanı sıra birinci fıkradan farklı olarak kamu görevlisi açısından bir seçimlik hareket daha öngörülmüştür. Buna göre, gerçeğe aykırı olarak resmi belge düzenlenmesi de evrakta sahtecilik suçunu oluşturacaktır. Suç, bu haliyle yalnızca kamu görevlisi tarafından işlenebilmektedir. Bu durumda fikri sahtecilik ortaya çıkmaktadır. TCK m.204/3’te ise evrakta sahtecilik suçunun nitelikli hallerine yer verilmiştir. Bu durumlarla karşılaşılması halinde ise fail hakkında hükmolunacak cezanın ağırlaştırılması gerekmektedir. Gerek kamu görevlisi gerekse kamu görevlisi olmayan kişiler açısından suçun konusunu oluşturan belge, eğer kanun hükmü gereğince sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olan bir belge niteliğindeyse failin cezasının ağırlaştırılması söz konusu olacaktır. Bu suçun hukuksal ilişkiye dayanan alacağın ispatı ya da gerçek bir durumun belgelenmesi amacıyla işlenmesi halindeyse daha az cezayı gerektiren nitelikli hal mevcut olacaktır. Resmi belgede sahtecilik suçunun oluşması için suçun maddi unsurunu oluşturan dört seçimlik hareketten herhangi birinin gerçekleşmesi yeterlidir, suç tamamlanmış olacaktır. Suçun maddi unsurunu oluşturan seçimlik hareketlerden herhangi birisi elde olmayan sebeplerden dolayı tamamlanamamışsa fail, suça teşebbüs nedeniyle sorumlu tutulacaktır. Fakat bu suçta icra hareketinin başlangıcını belirlemek çoğu zaman mümkün olmadığından dolayı suça teşebbüs istisnai durumlarda gündeme gelmektedir. Evrakta sahtecilik suçu, belgenin sahte olarak düzenlemesiyle birlikte tamamlanır; kullanılması ile birlikte ise sona erer. Özel belgede sahtecilikten farklı olarak, evrakta sahtecilik suçunun cezalandırılabilir olması için yalnızca düzenleme yapılması yeterlidir. Aynı zamanda düzenlenmiş bu sahte belgenin kullanılması gerekmemektedir. Fakat sahte olarak düzenlenen belge aynı zamanda kullanılmışsa ve bu iki hareketi de gerçekleştiren aynı kişiyse yalnızca bir hareketten dolayı cezalandırma söz konusu olacaktır. Çünkü düzenleme ve kullanma evrakta sahtecilik suçunda seçimlik hareket olarak öngörülmüştür. Aynı suç işleme kararı ile birden fazla sahte belgenin düzenlenmesi halindeyse zincirleme suçtan söz edilecektir. Fakat bunun için düzenlenen belgelerin farklı zamanlarda düzenlenmiş olması gerekir aynı zamanda birden fazla sahte belgenin düzenlenmesi halinde zincirleme suç hükümlerine başvurulmayacaktır. TCK m.204/1’e göre suçun herhangi bir kimse tarafından işlenmesi durumunda fail hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına hükmolunacaktır. TCK m.204/2’ye göre ise suçun faili değişmekle beraber verilecek cezanın oranı da arttırılacaktır. Buna göre, suçun faili olan kamu görevlisi hakkında 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına hükmolunacaktır. Suçun nitelikli halinin gerçekleşmesi durumundaysa fail hakkında hükmolunacak ceza yarı oranında arttırılacaktır. Her halde fail hakkında hükmolunacak cezaların paraya çevrilmesi söz konusu değildir. Ancak TCK m.206’da yer alan resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan suçunun işlenmesi halinde fail hakkında hapis cezasına veya adli para cezasına hükmolunması mümkün olabilmektedir. Evrakta sahtecilik suçu, şikayete bağlı bir suçlardan değildir. Takibat, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından re’sen yapılmaktadır. Dolayısıyla bu suç nedeniyle açılacak olan dava bir kamu davası olarak karşımıza çıkmaktadır. Kamu görevlisi hakkında soruşturma yapılabilmesi için 4483 sayılı Kanun uyarınca yetkili merciiden izin alınması gerekmektedir. Resmi evrakta sahtecilik suçu bir kişinin aleyhine işlenmiş olsa dahi mağdur, daima devlet olarak kabul edilmektedir. Bu suçun faili kamu güvenini zedelemiştir. İşlenen suç sebebiyle maddi ya da manevi zarar görmüş olan gerçek kişiler mağdur değil; suçtan zarar gören sıfatı ile soruşturma ve kovuşturmada şikayetçi olup yargılamaya katılabilmektedirler. ( YCGK 2014/202K.)Evrakta Sahtecilik Suçunun Türleri
Evrakta Sahtecilik Suçu Nasıl Oluşur?
Evrakta Sahtecilik Suçu Cezası Paraya Çevrilebilir Mi?
Evrakta Sahtecilik Suç Duyurusu Nasıl Yapılır?
Evrakta Sahtecilik Suçundan Kaynaklanan Tazminat Davaları
Evrakta Sahtecilik – Belgede Sahtecilik Suçu (TCK 204/1)
Yayım tarihi: 15 Kas 2016