Aldatma Sebebiyle Boşanma Davası

Aldatma sebebiyle boşanma davası veya diğer adıyla zina sebebiyle boşanmak Türk Medeni Kanunu’nun 161’inci maddesinde düzenlenen özel boşanma sebeplerinden biridir. Zina kavramından anlaşılması gereken evli bir kişinin evlilik birliği devam ederken eşinden başka bir kişiyle cinsel ilişkiye girmesidir. Bu bakımdan evli bir erkeğin karısından başka bir kadınla cinsel ilişkiye girmesi yahut evli bir kadının kocasından başka bir erkekle cinsel ilişkiye girmesi arasında bir fark bulunmamaktadır. Belirtmek gerekir ki öpüşme, sarılma gibi davranışlar zina olarak nitelendirilmemekte ancak bu hareketler başka bir özel boşanma sebebi olan haysiyetsiz hayat sürmenin kapsamına girebilmektedir. Dolayısıyla bu hallerde açılacak dava aldatma sebebiyle boşanma davası değil haysiyetsiz hayat sürme sebebiyle boşanma davası olacaktır.

Değinilmesi gereken bir başka mesele aldatma fiilinin kasıtlı olarak gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğidir. Şayet kişi rızası dışında cinsel ilişkiye zorlanmışsa (kişiye tecavüz edilmişse) zina fiili oluşmaz. Kişiye zorla uyuşturucu madde verilip cinsel ilişkiye girilmesi durumunda da aynı sonuca ulaşılacaktır.

Erkeğin / Kadının Aldatması Nasıl İspat Edilir?

Aldatma sebebiyle boşanma davası açılırken en çok sorulan soru “Erkeğin aldatması nasıl ispat edilir?” ya da “Kadının aldatması nasıl ispat edilir?” olmakta ve en büyük sorun zinanın ispat edilmesi noktasında ortaya çıkmaktadır. Zina, esasında sonuçları itibariyle önemli bir boşanma sebebi olarak karşımıza çıkmaktadır. Zina nedeniyle boşanmanın önemli sonuçları olacağından bu sebebin ispat edilmesi büyük önem arz etmektedir. Aynı zamanda ispat noktasında sorun çıkması halinde davanın reddine karar verilmesi söz konusu olabileceğinden aldatma sebebiyle boşanma davası açmak isteyen kişinin mutlaka alanında uzman bir boşanma avukatına danışması gerekmektedir.

Aldatma sebebiyle boşanma davası açmış olan tarafın eşinin zina yaptığını ispat etme yükümlülüğü mevcuttur. Zinanın ispatlanması için özel bir delil türüne ihtiyaç yoktur. Zina, her türlü delil ile ispat edilebilir. Yani mutlaka suçüstü yapmak suretiyle bunun ispat edilmesi gibi bir zorunluluk söz konusu değildir ki bunun gerçekleştirilmesi çoğu zaman zor hatta imkânsızdır. Zinanın yapıldığı telefon kayıtları, mesajlar, Facebook, Twitter gibi sosyal medya hesapları üzerinden yapılan yazışmalar, tanıklar, otel rezervasyonları ve fotoğraf ve video gibi farklı delillerin kullanılmasıyla gerçekleştirilebilir. Özellikle günümüzde hemen hemen herkesin sosyal medya hesabı olması ve bunu aktif bir şekilde kullanmasının sonucu olarak eşlerin sadakatsizliklerinin ispatlanması daha kolay hale gelmiştir.

Aldatma sebebiyle boşanma davası açılması için sadece belirtilen şekilde zina yapılmış olması şartı aranmamaktadır. Yargıtay’ın kabul ettiği bazı durumlar da vardır ki bunların söz konusu olduğu hallerde de zina yapıldığı kabul edilmektedir. Erkek ve kadının yalnız başlarına bir evde olmaları, kadın ve erkeğin aynı otel odasında kalmaları, ahlak dışı ilişkiyi gösteren fotoğrafların bulunması gibi durumlarda da Yargıtay zinanın varlığını kabul etmektedir. Elbette yine de somut olaya göre bir değerlendirme yapılacaktır.

Zinanın ispat edilmesi bakımından önemli olan bir başka konu ise söz konusu delillerin hukuka aykırı olarak elde edilmiş olmaması gerektiğidir. Zira hâkim hukuka aykırı olarak elde edilen delilleri kabul etmeyecek ve hüküm verirken bunları dikkate almayacaktır. Dolayısıyla zinayı ispatlamaya yönelik olarak delil dosyası hazırlanması halinde mahkemeye başvurmadan önce mutlaka bir boşanma avukatıyla iletişime geçilmelidir.

Aldatan Eşin Affedilmesi ve Dava Açma Süresi

Şayet kişi kendisini aldatan eşini affetmişse artık zina bir boşanma nedeni olmaktan çıkacaktır ve daha sonra bu sebebe dayanarak boşanma davası açılması mümkün olmayacaktır.

Aldatma sebebiyle boşanma davası açma süresi zinanın öğrenilmesinden itibaren 6 aydır. Her halükarda zinanın üzerinden 5 yıl geçmesiyle bu hak düşer. Yani örneğin kişi aldatıldığını aldatma fiilinin gerçekleşmesinden 4 yıl 8 ay sonra öğrenmiş olabilir. Ancak burada davayı 6 ay içinde değil 4 ay içinde açacaktır zira 4 ayın geçmesiyle üst sınır olan 5 yıllık süre dolacak ve kişi artık aldatma sebebiyle boşanma davası açamayacaktır.

Aldatma Nedeniyle Boşanma Davasında Tazminat Talep Edilmesi

Aldatma nedeniyle boşanma davasında tazminat talep etmek mümkündür. Bu tazminat aldatılan eşin aldatma nedeniyle duyduğu manevi acı nedeniyle talep edilecek manevi tazminattır. Belirtmek gerekir ki Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında bu tazminatın evli kimseyle evli olduğunu bile bile zina etmiş üçüncü kişiden de istenmesi mümkündür.

Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır?

Boşanmada mal paylaşımı boşanma davası ile birlikte veya boşanma davası neticelendikten sonra açılacak ayrıca bir dava ile yapılmaktadır.

Boşanmada mal paylaşımı yapılırken ilk olarak boşanmaya konu evliliğin hangi tarihte yapıldığına bakılacaktır. 01.01.2002 tarihinden önce yapılan evlilikler 743 sayılı eski Medeni Kanun uyarınca mal ayrılığı rejimine tabidir. Mal ayrılığı rejimi her eşin kendisine ait malının bulunduğu ve kendi malları üzerinde yönetim, yararlanma, tasarruf hakkına sahip olduğu mal rejimidir. Tasfiye halinde her eş yalnızca kendi malını almaktadır. Anılan tarihten sonra yapılan evliliklerde ise 4721 sayılı TMK uyarınca aksi kararlaştırılmadıkça edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Edinilmiş mallar bu mal rejiminin uygulandığı süre içerisinde her eşin karşılığını vererek elde ettiği malvarlığı değerlerini ifade etmektedir.

2002 tarihinden önce yapılan ve 2002 tarihinden sonra devam eden evliliklerde 2002’ye kadar olan kısım için mal ayrılığı rejimi; 2002’den sonraki kısım için ise edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olacaktır. 2002 tarihinden sonra yapılan evliliklerde ise aksine bir evlilik sözleşmesi bulunmuyor ise edinilmiş mallara katılma rejimi geçerli olur.

Eğer mal paylaşımı boşanmadan sonra açılacak ayrı bir dava ile talep edilecekse boşanma kararı kesinleştikten sonra 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde mahkemeye başvurup mal paylaşımı talebinde bulunulmalıdır. Mahkemece boşanmaya karar verilmesi halinde mal rejimi dava tarihinden geçerli olmak üzere sona ermiş olacaktır.

Aldatmanın Mal Paylaşımına Etkisi

Zina sebebiyle açılan boşanma davasında karar kesinleştikten sonra yapılacak mal paylaşımında aldatan eşin malları hususu önemlidir. Zira mal paylaşımı yapılırken katılma alacağı aldatma dikkate alınarak belirlenecek olup aldatan eşin daha az pay alması söz konusu olabilecektir.

Edinilmiş mallara katılma rejimine tabi evliliklerde yapılacak mal paylaşımında eşler kural olarak artık değerin yarısı oranında pay almaktadır. Fakat zina sebebiyle boşanmada hâkim TMK m. 236 gereğince aldatan eşin mallarının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya tamamen kaldırılmasına karar verebilmektedir.

Katkı Payı Nedir?

Katkı payı evlilik birliği içerisinde alınmış ve fakat eşlerden biri adına kayıt/tescil ettirilmiş taşınmaz malların iyileştirilmesi ve korunmasına yapılan katkıyı kapsamaktadır. Diğer bir ifadeyle, 743 s. MK döneminde edinilmiş olan motorlu taşıtlara ve taşınmazlara yapılan iyileştirme ve korunma faaliyetlerine yapılan katkıdır. Katkı payı alacağı eski MK döneminde edinilen ve eşlerden biri adına tescil edilen arsa üzerinde bina yapılması, kat irtifakı kurulması gibi hallerde söz konusu olur. Bu halde malik olmayan eş malik eşe karşı katkı payı davası açarak arsa üzerinde kurulan haklardaki katkı payını talep edecektir. Katkı payı olarak davada malik olan eşten talep edilen aslında kişisel hak niteliğindeki para alacağıdır. Katkı payı olarak talep edilecek para taşınmazın geliştirilmesi, iyileştirilmesi veya korunmasında malik olmayan eş tarafından harcanan para, malzeme ve emek gibi değerleri kapsayacaktır.

Aldatma Sebebiyle Açılan Boşanma Davasında Katkı Payı Alacağına El Konabilir mi?

Aldatan eşin mallarına el konması esasen mal paylaşımı davasına konu olan katkı payı alacağına ihtiyati tedbir konmasını ifade etmektedir. Boşanmada mal paylaşımı davalarında eşlerden birinin mallarını üçüncü kişilere devrederek karşı tarafın payını elde etmesini engellemeye çalıştığı görülmektedir. Bu halde mallara ihtiyati tedbir ile el konarak hakkın elde edilmesine ilişkin sakıncalar giderilmeye çalışılmaktadır. Ancak belirtmek gerekir ki katkı payı alacağına ihtiyati tedbir yalnızca aldatma sebebine dayalı olarak konulamayacaktır. İhtiyati tedbir yoluyla aldatan eşin mallarına el konması için HMK 389’da belirtilen şartlardan birinin gerçekleşmiş olması aranmaktadır. Buna göre aldatan eşin mallarına ihtiyati tedbir konulması şartları mevcut durumda meydana gelme ihtimali olan bir değişme sebebiyle:

  • Aldatılan eşin hakkını elde etmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı veya imkânsızlaşacağı,
  • Gecikme sebebiyle bir sakıncanın doğacağından endişe edilmesidir.

Aldatma Nedeniyle Boşanma Davasında Boşanma Avukatının Önemi

Boşanma davalarında boşanma avukatı ile birlikte destek alarak, aldatma sebebiyle boşanma davası açılması ve yürütülmesi, menfaat ve hak kayıplarının önlenebilmesi adına büyük öneme sahiptir. Öncelikli olarak şunu söylemeliyiz ki aldatma nedeniyle boşanma davası açılmasında en önemli nokta ispat noktasıdır. Zinanın ispatlanabilmesi için delillerin toplanması ve toplanan bu delillerin hukuka uygun olması gerekmektedir. İşte tam da bu noktada boşanma avukatı önemli bir role sahip olacaktır. Bunun yanı sıra tanık beyanları da önem taşıdığından tanıklar ile mahkemede duruşma gerçekleşmeden önce görüşülmesi yararlı olacaktır.

Aynı zamanda gerek zina yapan eşten gerekse zinaya taraf olan kişiden tazminat talep edilebilmesi adına da boşanma avukatına danışılmalıdır. Özellikle zinanın tarafı olan üçüncü kişiden tazminat talebinde bulunulması çok sık rastlanmayan bir olaydır. Aslında kişiler böyle bir şanslarının olduğunun farkında değillerdir. Alanında uzman bir avukata danışıldığı takdirde boşanma davası açmak isteyen taraf tüm haklarını öğrenebilecektir. Boşanma avukatı, aile hukuku alanında uzmanlığa sahip olduğundan dolayı müvekkilini doğru şekilde yönlendirecek ve bu sancılı süreci en hızlı şekilde atlatmasını sağlayacaktır.

Eşiniz Sizi Aldatıyorsa Ne Yapmalısınız?

“Eşiniz sizi aldatıyorsa ne yapmalısınız?“, “Eşinizin aldattığını nasıl ispatlarsınız?“, “Eşinizin aldattığından nasıl emin olabilirsiniz?” gibi sorularda eşlerden biri aldatıldığını düşünüyorsa öncelikle bunu kanun ve mahkeme kararlarınca uygun düşecek şekilde ispatlaması gerekmektedir. Bunun için de alanında yetkin bir boşanma avukatından yardım almakta fayda vardır.

Eşim beni aldatıyor ne yapmalıyım bu durumu nasıl ispatlarım diyorsanız ve aldatma nedeniyle boşanma davası açmak istiyorsanız uzman bir boşanma avukatına ulaşmanız en doğrusu olacaktır. Topo Hukuk Bürosu yıllardır boşanma hukuku konusunda çalışmakta olup müvekkillerine profesyonel destek sağlamaktadır. Sorularınızı web sitemizin sol alt bölümünde bulunan danışma formundan bize ulaştırabilirsiniz.

Yayım tarihi: 9 Ara 2015