Kanun Yararına Bozma Nedir? (CMK md. 309)

CMK md. 309’da düzenlenen kanun yararına bozma nedir? Bu soruyu yanıtlamadan önce ceza muhakemesi hukukundaki kanun yollarını kısaca ele almak gerekmektedir. Kanun yolları; hakim ya da mahkeme tarafından verilen kararların hatalı veya hukuka aykırı olduğu gerekçesi ile bir başka merci tarafından incelenmesini sağlayan hukuki çaredir. Kanun yolları; olağan kanun yolları ve olağanüstü kanun yolları olmak üzere ikiye ayrılır. Ceza muhakemesinde kesinleşmemiş kararlara karşı başvurulabilen kanun yollarına olağan kanun yolları denir. Olağan kanun yolları; itiraz, istinaf ve temyizdir.

Olağanüstü kanun yolları ise en temel tanımıyla, kesinleşmiş kararlardaki hukuka aykırılıkları gidermeye yönelik olarak başvurulan kanun yollarıdır. Olağanüstü kanun yolları da kendi içerisinde üçe ayrılır:

  •         Yargıtay cumhuriyet başsavcısının itirazı,
  •         Kanun yararına bozma
  •         Yargılamanın yenilenmesi

Görüldüğü üzere kanun yararına bozma (CMK md. 309) kesinleşmiş kararlara karşı gidilen olağanüstü bir kanun yoludur. Olağanüstü kanun yollarının tümü kesinleşen kararlara karşı gidilen yollar olmakla beraber her biri kararın niteliği, şartları ve neticeleri bakımından farklı özellikler göstermektedir.

Hakim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar veya hükümde hukuka aykırılık bulunduğunu öğrenen Adalet Bakanlığı’nın, o karar veya hükmün bozulması istemiyle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurmasıdır. Adalet Bakanlığı bozulmasını istediği karar ya da hükmü yasal nedenleri ile belirterek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yazılı olarak bildirir.

Görüldüğü üzere iki çeşidi vardır:

  1.       Kesinleşmiş ara kararlara karşı kanun yararına bozma.
  2.       Kesinleşmiş son kararlara karşı kanun yararına bozma.

Kanun yararına bozma istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen karar ya da hükümde hukuka aykırılık bulunması sebebine dayanmaktadır. Bu nedenledir ki temyiz veya istinaf incelemesinden geçerek kesinleşen kararlara karşı bu yola gidilemez.

Bu yol ile amaçlanan hedef ceza kanununun ve ceza içeren diğer kanunların herkese eşit olarak uygulanması, uygulama birliğinin sağlanması, hukuka aykırılıkların toplum ve birey açısından kanun yararına giderilmesidir. Bu kanun yoluyla hukukilik denetiminden geçmemiş olan hukuka aykırı kararların denetime tabi tutularak hukuk düzenindeki geçerliliklerinin ortadan kaldırılması amaçlanmıştır.

Kanun Yararına Bozma Başvurusu Nasıl Yapılır?

Kanun yararına bozma başvurusu yapma yetkisi Adalet Bakanlığı’na aittir. Başvuru yapma yetkisi Adalet Bakanlığı’na ait olmakla beraber; yargılama sırasında karar veya hükme cumhuriyet savcısı, sanık, hakim, mahkeme, şikayetçi veya müdahil olarak katılan kişiler de bu yolu kullanması için Adalet Bakanlığı’ndan talepte bulunabilir. Ancak belirtmek gerekir ki Adalet Bakanlığı bu talep ile bağlı değildir.

Davayı açma yetkisi Adalet Bakanlığı’nın yazılı istemi üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısınındır. Bununla birlikte kanun yararına bozma yetkisi CMK 309/4-d’de belirtilen hallere özgü olarak (cezanın kaldırılmasını veya azaltılmasını gerektiren durumlar) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Adalet Bakanlığı’nın istemi olmaksızın resen bozma yetkisini kullanabilir. Şayet Adalet Bakanlığı bozma isteminde bulunmuş ise artık bu yetkinin resen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca kullanılması mümkün değildir.

Hangi Durumlarda Başvuru Yoluna Gidilir?

Hangi durumlarda başvuru yoluna gidileceği CMK madde 309/4’te sayılmıştır. Bozma nedenlerine tek tek değinmeden önce genel anlamda kanun yararına bozma başvuru yoluna hukuka aykırı olan kesinleşmiş kararlara karşı gidilebileceği söylenebilir.

Burada önemle belirtmek gerekir ki bozma kararı kanun yolunda bazı hallerde davanın esasına ilişkin hüküm hükümlü aleyhine bozulabilmektedir ancak bozma üzerine verilen kararlar hiçbir koşul ve şart altında hükümlü aleyhine tesir etmemektedir. Bunun sebebi ise kanun yararına bozmanın olağanüstü bir kanun yolu olmasından ve zaten kesinleşmiş olan bir hüküm dolayısıyla kişileri ömür boyu ceza tehdidi altında yaşatmamak gerekliliğinden kaynaklanmaktadır.

Kanun Yararına Bozma Başvurusu Nereye Yapılır?

Peki, kanun yararına bozma başvurusu nereye yapılır? Başvuru, Adalet Bakanlığı tarafından kendiliğinden ya da ilgilisinin başvurusu üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na yazılı olarak yapılır. Yazılı olarak yapılan başvuruda karar veya hükmün Yargıtayca bozulması talebi ve yasal nedenleri belirtilir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı kanun yararına bozma yoluna bir tebliğname ile gidecek ve tebliğnamede Adalet Bakanlığı’nın yazılı isteminde yer alan temyiz sebeplerini gösterecektir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Adalet Bakanlığı tarafından bildirilen bozma nedenlerini ‘aynen’ tebliğnamesine yazacaktır. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı başkaca bozmayı gerektiren nedenlerin var olduğu düşüncesinde olsa dahi tebliğnamede Adalet Bakanlığı’nın bozma isteminin dışına çıkamayacaktır. Söz konusu tebliğname Yargıtay’ın ilgili Ceza Dairesine verilecektir.

Yargıtay ilgili Ceza Dairesi haklı görürse kesinleşmiş ara veya son kararı kanun yararına bozacaktır.

Kanun Yararına Bozma Nedenleri Nelerdir?

Kanun yararına bozma nedenleri CMK 309/4’te ele alınmıştır. İlgili madde uyarınca bozma nedenleri şu şekildedir:

a)     223’üncü maddede tanımlanan ve davanın esasını çözmeyen bir karara ilişkin ise, kararı veren hakim veya mahkeme, gerekli inceleme ve araştırma sonucunda yeniden karar verir.

b)     Mahkumiyete ilişkin hükmün, davanın esasını çözmeyen yönüne veya savunma hakkını kaldırma veya kısıtlama sonucunu doğuran usul işlemlerine ilişkin ise, kararı veren hâkim veya mahkemece yeniden yapılacak yargılama sonucuna göre gereken hüküm verilir. Bu hüküm, önceki hükümle belirlenmiş olan cezadan daha ağır olamaz.

c)     Davanın esasını çözüp de mahkûmiyet dışındaki hükümlere ilişkin ise, aleyhte sonuç doğurmaz ve yeniden yargılamayı gerektirmez.

d)     Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.

Kanun Yararına Bozma Şartları Nelerdir?

Şartlar şu şekilde sıralanabilir:

  • Kararın ya da hükmün kesinleşmiş olması gerekir: Kanun yararına bozma yoluna ilk derece mahkemesince verilip istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen kararlar veya hükümlere karşı gidilebilir.
  • Kararın ya da hükmün hukuka aykırı olması gerekir: Bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması hukuka aykırılıktır. Hükme etkili olan ve temyiz nedeni olabilecek olan hukuka aykırılıklar kanun yararına bozma nedeni olarak ileri sürülebilir.
  • Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta ise delillerin takdir edilmesi gibi hakimin vicdani kanaatine ilişkin hususların hukuka aykırılık teşkil etmeyeceği için kanun yararına bozmaya konu edilemeyeceğidir. Sonuç olarak ceza dairesinin, ilk derece mahkemesinin maddi olaya ilişkin tespitlerinin doğru olup olmadığını değerlendirmek yetkisi bulunmamaktadır. İlk derece mahkemesi hakimi delilleri vicdani kanaatine göre serbestçe değerlendirecektir. Fakat karar ve hükümdeki hukuki değerlendirme hataları için bu yola başvurulabilir.

Kanun Yararına Bozma Ne Kadar Sürer?

Kanun yararına bozma kararının alınabilmesi herhangi bir süreye bağlı değildir. Bunun gibi başvurularda süre sınırlaması bulunmamaktadır.

Bu Karar İnfazı Durdurur mu?

Olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma kesinleşmiş hükmün infazını kendiliğinden durdurmaz. Kararının yanında infazın durdurulması da isteniyorsa mahkemeden ayrıca infazın durdurulmasını talep etmek gerekmektedir. İnfazın durdurulması talebi, bozma istemini inceleyen Yargıtay ceza dairesinden ya da dosyanın gönderildiği yerel mahkemeden istenebilir. Aleyhine bozma yoluna başvurulan hükmün infazının geri bırakılmasına veya durdurulmasına karar verilebilir.

Yasa Yararına Bozma Zamanaşımı Hali

Kanun yararına bozma, kesinleşen ceza mahkemesi kararlarına karşı gidilen olağanüstü bir kanun yolu olduğundan, kanun yararına bozma isteminin Yargıtay tarafından kabul edilmesinden sonra yapılacak yargılama sırasında dava zamanaşımı hükümleri uygulanamaz. Kesinleşen hükmün Yargıtay tarafından yasa yararına bozulmuş olması, sanığın hükümlü sıfatı almasını etkilemez; bu nedenle kanun yararına bozma talebinin kabulü üzerine yapılan yargılamada hükümlü hakkında dava zamanaşımı şartlarının değil, ceza zamanaşımı şartlarının oluşup oluşmadığı değerlendirilebilir. (Yargıtay 2. CD – Karar: 2014/19694).

Kanun Yararına Bozma Yargıtay Kararları

Yasa yararına bozma yargıtay kararları örnekleri aşağıdaki gibidir:

Gider ve Delil Avanslarının Birbirleriyle Karıştırılması Halinde Yasa Yararına Bozma

Delil avansının yatırılmaması halinde ilgili taraf “o” delilden vazgeçmiş sayılarak mevcut delil durumuna göre işin esası hakkında karar verilmelidir. Somut uyuşmazlıkta; Mahkemece davacı vekiline, dayandığı bilirkişi delili için gerekli masrafı yatırması için 2 haftalık kesin süre verdiği, ancak belirlenen süre içerisinde masrafı yatırmadığı ve yatırılması istenilen bu masrafın ise delil avansı niteliğinde olduğu sabittir. Bu durumda Mahkemece yapılması gereken iş, 6100 sayılı Kanun’un 324. maddesine göre davacının bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçtiği kabul edilip, mevcut delil durumuna göre uyuşmazlığın esası hakkında karar verilmesinden ibaret iken, yazılı şekilde davanın usulden reddine karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. (Yargıtay 2019/6552 E. 2019/17198 K)

Delillerin Takdirinde Hata Halinde Yasa Yararına Bozma

Yasa yararına bozma, olağanüstü bir denetim muhakemesi yolu olarak 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309, 310. maddelerinde düzenlenmiş olup, ülke genelinde uygulama birliğini sağlamak ve farklı uygulamalar nedeniyle oluşabilecek hak kayıplarının önlenmesi açısından kabul edilmiş bir kurumdur. Bu denetimin konusunu maddi ve yargılama hukukuna ilişkin hukuka aykırılıklar oluşturmaktadır. Ancak kesin hüküm otoritesinin korunması zorunluluğu nedeniyle dar kapsamlı olan olağanüstü bu yola başvurulabilmek için hukuka aykırılık halinin ciddi boyutlara ulaşması gerekmektedir. Nitekim kanun yolunun bu özelliği nedeniyle delillerin takdir ve tercihinde hataya düşüldüğünden bahisle takdire ilişkin konularda bu yola başvurulması, sözü edilen olağanüstü kanun yolunun amaç ve kapsamıyla bağdaşmayacaktır. Başka bir deyişle, kabul edip etmemenin mahkemenin takdirine bağlı olduğu istekler hakkında verilen karar ve bunlara ilişkin gerekçelerin yeterli veya yerinde olup olmadığı olağan kanun yolu olan temyiz incelemesinde değerlendirilebilecekken, olağanüstü kanun yolu olan yasa yararına bozmaya konu edilemeyecektir (Yargıtay 15. Ceza Dairesi – Karar: 2015/28558).

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararında Yasa Yararına Bozma

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı yapılan itiraz üzerine, mercii tarafından sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının var olup olmadığına ilişkin olarak ceza miktarı, adli sicil kaydı ve somut zarar bulunmamasına ilişkin sınırlı bir inceleme yapılmış ise de, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22/01/2013 tarihli ve 2012/10-534 esas, 2013/15 sayılı kararı ile itiraz merciinin sadece şekli olarak değil, hem maddi olay, hem de hukuki yönden inceleme yapabileceği yönündeki kararı nazara alındığında, itiraz mercii Tavşanlı Ağır Ceza Mahkemesince işin esası hakkında da inceleme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin koşulların var olup olmadığı yönünden değerlendirme yapılarak itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının bozma talebini içeren tebliğnamesi yerinde görülerek yerel mahkeme hükmünün yasa yararına bozulmasına karar verilmiştir (Yargıtay 2.Ceza Dairesi-Karar: 2015/17522).

 Topo Hukuk Bürosu uzun yıllardır hukukun pek çok farklı alanında uzman avukatları vasıtasıyla müvekkillerine hem hukuki danışmanlık hem de avukatlık hizmeti sağlamaktadır. Ceza muhakemesi hukuku, ekibimizde yer alan avukatların oldukça bilgili ve tecrübeli oldukları hukuk dallarının başında gelmektedir. Kanun yararına bozma nedir ve yasa yararına bozma şartları nelerdir soruları hakkında daha fazla bilgi almak için uzman avukatlarımızla görüşebilirsiniz. Kanun yollarına ilişkin her türlü sorularınızı internet sitesinde yer alan Avukata Sor sayfamızı ziyaret ederek ekibimize iletebilirsiniz.

 

Yayım tarihi: 21 Eyl 2020