Boşanma Davalarında Ses Kayıtları Delil Olur Mu

Boşanma Davasında Delil Olarak Kullanılan Ses Kaydı

Boşanma Davalarında Ses Kayıtları nadir durumlarda delil olarak gösterilebilir. Aldatılan eşlerin boşanma davasında delil olarak kullanmak amacıyla aldatan eş telefonla konuşurken ses kaydedici kullanarak konuşmayı kayda aldığı gözlemlenmektedir. Bu husus telefonla konuşurken değil de bir dinleyici böcek yardımıyla yüz yüze yapılan konuşmaların kaydedilmesi suretiyle gerçekleştirilirse TCK 133 oluşacaktır. Yukarıda belirtmiş olduğumuz üzere önceden hazırlık yapılarak planlı bir şekilde aldatmaya delil oluşturmak amacıyla seslerin kayda alınması suçtur. Ancak telefonla konuşurken ses kaydedici kullanarak konuşma içeriğini öğrenme ve kayıt altına alma özel hayatın gizliliğini ihlal etmekte yani TCK 134 oluşturmaktadır. Bununla birlikte Yargıtay kararları göstermektedir ki boşanma davasında ses kaydının delil olarak kullanılması bazı hallerde mümkündür. Bu anlamda kişi ani gelişen olayları ispat etmek için önceden bir hazırlık yapmaksızın mevcut delili muhafaza etmek amacıyla ses kaydı alabilir. Örneğin bebek telsizinden duyduğu eşi ile bakıcı arasında geçen samimi konuşmaları telefonuna kaydeden eş özel hayatın gizliliğini ihlal etmiş sayılmayacaktır. Bunun gibi kendisine veya aile birliğine yönelen haksız davranışın başka şekilde ispatı mümkün olmadığında ses veya görüntü kaydı alınabilecektir.

Boşanma Davalarında Ses Kayıtları Delilden Çok Suç Unsuru İçerebilir

Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması TCK 133’te düzenlenen bir suç tipidir. Bu suçun türlerini başkasının telefonunu dinleme, konuşma kaydetme, telefonda konuşurken ses kaydetme, kaydedilen sesleri ifşa etme veya yayınlama davranışları oluşturur. Bunlardan ilki olan başkasının telefonunu dinleme davranışı, aleni olmayan konuşmaları taraflardan birinin rızası olmaksızın bir aletle dinlemek suretiyle gerçekleştirilir. Dinlenen bu konuşma bir ses alma cihazıyla kaydedilirse bu da konuşma kaydetme suçunu oluşturacaktır. Suçun TCK 133/2’de düzenlemesi ise aleni olmayan bir söyleşinin izinsizce ses kayıt cihazıyla kaydedilmesini kapsamaktadır. Maddenin 3. fıkrasında ise aleni olmayan konuşmaları kaydetmek suretiyle elde edilen verilen ifşa edilmesi düzenlenmiştir. Hukuka aykırı ifşa edilen verilerin basın yayın yoluyla yayınlanması da kişinin cezalandırılmasını gerektirmektedir.

Aleni Olmayan Konuşma Ne Demek?

Aleni olmayan konuşma bir arada bulunan iki ya da daha fazla kişi arasında yüz yüze yapılan, söze dayalı ve sesli düşünce açıklamalarını ifade eder. Konuşmanın yüz yüze yapılması herhangi bir aracı vasıta yani teknik bir araç kullanmadan yapılması suretiyle mümkündür. Aleni olmayan konuşma yapılırken taraflar bu konuşmayı başkalarının bilmeyeceği ve sınırlı bir dinleyici kitlesi dışına çıkmayacağı yönünde haklı bir inanç ve iradeyle hareket eder. Aleni olmayan konuşmalar konuşmanın tarafı olmayan kişiler tarafından ancak özel bir çaba gösterilerek duyulabilir.

Aleni olmayan söyleşi en az üç veya daha fazla kişi arasında yüz yüze yapılan söyleşiyi ifade eder. Aleni olmayan söyleşiyi yapan kimseler belirsiz sayıda kişinin ayrıca bir çaba harcamadan rahatlıkla duyabileceği şekilde konuşmaz. Ancak özel bir çaba göstererek duyulabilir olmalıdır. Bu anlamda söyleşi konusunun aleni olmak ile ilgisi bulunmamaktadır. Sıradan, günlük ve herkes tarafından bilinen konular da özel bilgiler de aleni olmayan söyleşiye konu olabilir.

Aleni Olmayan Konuşmaların Dinlenmesinin ve Kayda Alınmasının Cezası Nedir?

Kişiler arasında gerçekleştirilen ve aleni olmayan konuşmaların konuşmanın taraflarından herhangi birisinin rızası olmadan dinlenmesi iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası gerektirir. Boşanma davalarında ses kayıtları çoğu durumda geçerli olmayacaktır. Özellikle başkasının telefonunu dinleme gibi telefonda konuşurken ses kaydetme de aynı cezayı gerektirir. Fakat telefonda konuşurken ses kaydetme kendisinden başka iki kişinin telefon konuşmasını kaydetmek suretiyle gerçekleştirilir. Bununla birlikte katılmış olduğu aleni olmayan bir söyleşiyi izinsizce kaydeden kimse altı aydan iki yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır. Bu hapis cezası yerine adli para cezasına hükmedilmesi de mümkündür. Aleni olmayan konuşmaları kaydederek elde ettiği verileri ifşa eden kimse ise iki yıldan beş yıla kadar hapis veya dört bin güne kadar APC ile cezalandırılacaktır. İfşa edilen verileri basın yayın yoluyla yayımlayan kimse de aynı ceza ile cezalandırılacaktır.

Boşanma Davalarında Planlı Olarak Ses Kayıtları Kaydedilmesi

Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere aleni olmayan konuşmaların bir ses alma cihazı kullanılarak kaydedilmesi suç oluşturmaktadır. Ancak bu suçun varlığının kabulü için ses kaydının konuşmanın tarafı olmayan bir kimse tarafından yapılması gerekir. Bu anlamda iki kişi aralarında konuşurken ses kaydetme, konuşmanın taraflarının rızası bulunmadıkça suç oluşturacaktır. Özellikle de boşanma davalarında ses kayıtları alınması suçu sıkça karşımıza çıkmaktadır. Telefonla konuşurken ses kaydedici kullanarak seslerin kaydedilmesi ise kişiler arasındaki konuşmaların kaydedilmesini değil koşullar oluşmuşsa özel hayatın gizliliği suçunu oluşturacaktır. Boşanma davalarında ses kayıtları kaydedilirken delil elde etmek yerine ceza almanız muhtemeldir.

Planlı olarak konuşmaların kaydedilmesi önceden hazırlık yapılarak, örneğin bir dinleyici böcek yerleştirmek suretiyle konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması şeklinde gerçekleştirilir. Fakat işbu durumda da suç oluşmuş sayılacaktır. Yargıtay içtihatları doğrultusunda izinsiz ses kaydetme ancak ani gelişen bir suçun aydınlatılması için delil elde etme veya mevcut delilin muhafazası amacıyla yapılabilecektir. Yeni delil elde etmek amacıyla planlı bir şekilde örneğin iki kişi konuşurken ses kaydedici kullanarak konuşmayı kayıt altına almak hukuka uygunluk sebebi sayılamayacaktır.

Yayım tarihi: 30 Eyl 2019