Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı (HAGB)

  1. Topo Hukuk
  2. Hukuki Danışmanlık
  3. Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı (HAGB)
hukmun aciklanmasinin geri birakilmasinin karari

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) Nedir?

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB), sanık hakkında hükmolunan cezanın belli koşulların gerçekleşmesi halinde hüküm doğurmayarak sanığın 5 yıllık bir denetim süresine tabi tutulması ve eğer sanık bu süre içerisinde yükümlülüklerine aykırı davranmazsa veya kasten bir suç işlemezse davanın düşmesi sonucunu doğuran bir ceza muhakemesi kurumudur.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararında ortada sonuç doğuracak bir mahkeme hükmü mevcut değildir zira mahkeme hükmü açıklamamış olup açıklamayı geri bırakmıştır. Ancak mahkemenin hükmü açıklamayı geri bırakmış olması sanığın hakkında verilecek olan cezayı bilmediği anlamına gelmez. Sanık denetim yükümlülüklerine aykırı davranırsa veya kasten bir suç işlerse açıklanması geri bırakılan hükmün kesinleşeceğini ve ne kadar ceza alacağını bilmektedir. Bu bakımdan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı adeta sanığa verilmiş ikinci bir şans niteliğindedir. Zira bu karar ile birlikte suç işlemiş olan kişinin hayatında ceza hukuku müdahalesi askıya alınmış olacaktır.

Hapis cezasının ertelenmesinden farklı olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılmasında sanık için hukuki bir sonuç doğurma söz konusu olmadığından dolayı bu durum sanığın lehine olan bir kurumdur. Yargıtay’a göre mahkeme öncelikle yasal bir zorunluluk olarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması koşullarının bulunup bulunmadığını resen değerlendirecektir. Olumsuz sonuca ulaşıldığı takdirde diğer ceza hukuku kurumlarının şartlarının mevcut olup olmadığına bakılacaktır. Hapis cezasının ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının koşulları hemen hemen aynı olduğundan dolayı bu durum hapis cezasının ertelenmesi uygulamasını büyük ölçüde ortadan kaldırmaktadır.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması hem ceza hukuku hem de ceza muhakemesi hukukuna ilişkin özellikler içermesi sebebiyle karma nitelikli bir kurum olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu kurumun ceza hukukuna ilişkin sonuçları olması nedeniyle sonradan yürürlüğe giren ve lehe değişiklik gerçekleştiren kanunlar geçmişe etkili olarak da uygulanabilme imkânı bulacaktır.

HAGB Şartları Nelerdir?

HAGB CMK m. 231’de düzenlenmiş olup ilgili madde uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması şartları şunlardır:

  1. Öncelikle söz konusu suçun hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı vermeye elverişli bir suç olması gerekmektedir. Anayasanın 174. maddesinde yer alan devrim kanunlarında yazılı suçlardan birisi, terör suçu, askeri suç ve askeri disiplin suçlarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesi söz konusu değildir. Devrim suçlarına inkılap suçları de denilmektedir.
  2. Cezanın iki yıl veya daha az süreli hapis ve / veya adli para cezası olması gerekmektedir.
  3. Sanığın daha önceden kasıtlı bir suçtan dolayı mahkûm edilmemiş olması gerekmektedir. Ancak taksirli işlenen suçlardan alınan mahkûmiyet kararı hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine engel değildir.
  4. Mahkemece sanığın kişilik özellikleri ve duruşma esnasındaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak sanığın yeniden suç işlemeyeceğine dair kanaate ulaşılması gerekmektedir.
  5. Mağdurun ya da kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme ya da tazmin suretiyle giderilmiş olması gerekmektedir. Elbette zararın giderilmesi şartı aynı zamanda bir zararın varlığını da şart olarak kendiliğinden getirmektir. Herhangi bir zararın doğmamış veya zarar doğurmaya elverişli bir suçun varlığı söz konusu değilse genel görüş bu koşulun aranmayacağı yönündedir. Yargıtay da aynı görüşü paylaşmaktadır. Bu noktada zararın tespiti konusu önem arz etmektedir. Ceza hâkiminin somut olayın özelliklerine göre gerekirse keşif vb. yöntemlerle zararı yaklaşık olarak tespit etmelidir. Zararın belirlenmesi taraflara bırakılmamalı ve gerektiği takdirde bilirkişi incelemesi de yaptırılarak bu sorun çözümlenmelidir. 
  6. Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilmesi için sanığın bu kararı kabul etmesi gerekmektedir.
  7. Uzlaşma hükümlerinin uygulanmasının mümkün olmaması gerekmektedir.

Mahkeme resen veya talep üzerine hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verebilir. Verilen karara dair gerekçenin de hükümde yer alması gerekmektedir. Yargıtay da bu yönde karar vermektedir.

Son olarak belirtmek gerekir ki kanun koyucu HAGB kurumu açısından çocuk suçlular ile yetişkin suçluları aynı koşullara tabi tutmuştur.

Hükmün Açıklanmasını Geri Bırakılması ve Denetim Süresi İçinde Yeniden Suç İşlenmesi

Sanık hakkında hükmün açıklanmayacağına dair karar verildiği takdirde sanık, 5 yıl süreyle denetime tabi tutulacaktır. Eğer sanık, denetim süresi içerisinde kasten bir suç işlemez ve hâkimin belirlediği yükümlülüklere aykırı davranmazsa sürenin dolmasıyla geri bırakılan hüküm ortadan kalkar ve davanın düşmesine karar verilir. Fakat sanık bu süre içerisinde kasıtlı bir suç işlerse ya da hâkimin belirlediği yükümlülüklere aykırı hareket ederse bu durumda geri bırakılmış olan hükmün açıklanmasına karar verilecektir.

Denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemiş olan sanık hakkında geri bırakılan hüküm aynen açıklanır. Daha önce verilmiş olan bu cezanın seçenek yaptırımları çevrilmesi mümkün değildir. Denetim süresi içinde söz konusu yükümlülüklere aykırı hareket eden failin de geri bırakılan hükmünün açıklanacağını belirtmiştik. Fakat bu durumda hükmü açıklayan mahkeme sanığın cezasının yarısına kadar olan bölümünün infaz edilmemesine karar verebilir. Bunun yanı sıra bu durumda hapis cezasının ertelenmesi ya da adli para cezasına çevirme durumu da söz konusu olabilir. Ancak sanığın kasten bir suç işlediği hallerde bu yollara başvurulması mümkün değildir.

Denetim süresi içinde yeniden suç işlenmesi durumunda işlenen bu suçla ilgili mahkûmiyet kararının verilmesinin ardından geri bırakılan hükmün açıklanması mümkündür. İşlendiği iddia edilen suç hakkında kesin mahkûmiyet kararı verilmemesine rağmen geri bırakılan hükmün açıklanması, Yargıtay tarafından hukuka aykırı bulunmuştur.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararına İtiraz

CMK 231 f. 12 uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına itiraz edilebilir. İtiraz kanun yolu öngörüldüğünden bu kararlara karşı istinaf ya da temyiz yoluna başvurmak mümkün değildir. Yargıtay da hükmün açıklanmasının ertelenmesi kararlarına karşı temyiz kanun yoluna gidilemeyeceği görüşündedir. Bunun sebebi Yargıtay’ın HAGB kararını bir son karar olarak değil ara karar olarak değerlendirmesidir.

HAGB kararına itiraz kanun yolu kararı veren mahkemeye verilecek bir dilekçe ile kullanılacaktır. Bunun için kararın tebliğinden itibaren, karar duruşmada okunmuş ise bundan itibaren, 7 gün içerisinde itirazın yapılması gerekmektedir.

HAGB kararına karşı yapılan itiraz dosya üzerinden incelenerek karara varacaktır. Kararı veren mahkeme itirazı yerinde bulursa vermiş olduğu kararı düzeltir. Aksi takdirde itiraz dilekçesini bu itirazı incelemeye yetkili mahkemeye gönderecektir. İtirazı incelemeye yetkili merci CMK 268 hükmü ile belirlenmiştir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Memuriyete Etkisi

Memuriyet şartları 657 s. Devlet Memurları Kanunu m. 48’de düzenlenmiştir. Buna göre Türk vatandaşı olan, yaş ve öğrenim şartlarını taşıyan, kamu haklarından mahrum olmayan, görevini devamlı olarak yapmasını engelleyecek bir akıl hastalığı bulunmayan, askerlik çağına gelmemiş veya gelmiş olmakla birlikte erteletmiş yahut askerlik hizmetini yapmış ya da yedek sınıfa geçmiş veya askerlikle bir ilgisi bulunmayan kimseler memur olabilir. Bunlar kanunda sayılan genel şartlar olmakla birlikte ilgili maddede sayılan suçlardan dolayı mahkûm olmamak şartı da aranmaktadır. Buna göre kasten işlenen bir suç sebebiyle bir yıl ve daha fazla süreyle hapis cezasına veya affa uğrasa dahi devlet güvenliğine karşı; Anayasal düzen ile bu düzenin işleyişine karşı suçlar; zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından dolayı mahkûm olmuş kimseler memuriyet görevini yapamayacaktır.

Konumuzla ilgili olan bu husus DMK m. 98 uyarınca memurluğa alınma şartlarından herhangi birini taşımama sebebiyle devlet memurluğundan çıkarılma noktasında önem kazanır. Madde metninde de ifade edildiği üzere işlenen bu suçların memuriyete etki edebilmesi kişinin bu suçlardan dolayı mahkûm edilmiş olmasına bağlıdır. HAGB kararının memuriyete etki edebilmesi için esasında bu kurumun bir cezayı öngörmüş olması gerekmektedir. Ancak CMK 231 hükmü, hükmün açıklanmasının geriye bırakılması düzenlemesi ile sanığa ceza verilmeden önce bir şans daha tanınmasını sağlamıştır. Sanık kendisine açıklanan koşullara uygun davranış sergileyerek hakkında verilen hükmün açıklanmasının ve infazının gerçekleştirilmesinin önüne geçebilecektir. Bu durumda sanığın memuriyetine herhangi bir engel teşkil etmesi mümkün görünmemektedir. Daha açık bir anlatımla hakkında HAGB kararı verilen sanık ne memuriyetten atılacak ne de bu karar memur olması için kendisine engel teşkil edecektir.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı Adli Sicil Kaydına İşler mi?

Adli sicil kaydı ceza veya güvenlik tedbirlerine ilişkin kesinleşmiş mahkeme kayıtlarının bulunduğu sisteme verilen isimdir. Yukarıda da belirttiğimiz üzere HAGB açıklanmamış ve kesinleşmemiş bir hüküm için olabilir. Bununla birlikte madde metninde de HAGB kararının kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade edeceği belirtilmiştir. Zira bu karar ile birlikte sanık 5 yıl boyunca denetime tabi tutulacak ve denetim süresinde sanık kendisinde hükmolunan yükümlülüklere uygun davranırsa davanın düşmesi kararı verilecektir. Bu bağlamda daha önce de belirtmiş olduğumuz üzere Yargıtay HAGB kararlarını bir ara karar olarak değerlendirmektedir. Dolayısıyla bu halde bir mahkûmiyet söz konusu olmadığı gibi dava hakkında kesinleşmiş bir mahkeme kararının bulunduğu da söylenemeyecektir. Daha açık bir ifadeyle hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı adli sicil kaydına işlemeyecektir.

Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kurumu kendisine özel bir sisteme kaydolmaktadır. Buraya yapılacak kayıtlar ancak bir soruşturma veya kovuşturma ile ilgili olarak Cumhuriyet savcısı, hâkim veya mahkemece istenirse kullanılabilecektir.

Topo Hukuk Bürosu ceza avukatlarına Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması ve şartları ile ilgili detaylarını web sitemizin sol alt köşesindeki danışma formunu doldurarak sorabilirsiniz.

Yayım tarihi: 14 Nis 2020