İçindekiler
Katılma ve Katkı Payı Davası Nedir?
Katılma ve katkı payı ve mal rejimine ilişkin davalardan ikisi katılma alacağı davası ile katkı payı alacağı davasıdır.
Katkı payı alacağı davası 743 s. eski MK’nın yürürlükte olduğu dönemde edinilen taşınmaz mallar ile motorlu taşıtlar için açılan bir davadır. Kısaca katkı payı davası olarak da bilinen bu davanın konusunu teşkil eden taşınmaz veya taşıt edinildiği dönemde eşlerden biri adına kayıt/tescil ettirilmiştir. Alınan taşınmaz edinildikten sonra iyileştirilmiş, korunmuş, dolayısıyla üzerine bir katkı yapılmıştır. Malik olmayan diğer eş katkı payı davası ile adına kayıtlı olmayan bu taşınmaz üzerinde katkısı bulunduğu gerekçesiyle hak talep etmektedir. Bu anlamda eski Kanun döneminde alınan bir arsanın kadın eş adına tapuda tescili yapılmış olup da üzerine bina yapılsa eşlerin bu arsa üzerinde katkısı söz konusu olacaktır. Bu durumda malik olmayan erkek eş kadın eş aleyhine dava açarak sunmuş olduğu katkıyı ileri sürerek para alacağına ilişkin hakkını talep edecektir.
Katılma alacağı davası edinilmiş mallara katılma rejimini seçen eşlerin mal rejimi sona erdiğinde birbirlerinden kişisel hakka dayalı para alacağı talep edecekleri davayı ifade eder. Edinilmiş mallara katılma rejimini eşler mal rejimi sözleşmesiyle belirleyebilecekleri gibi sözleşme yapılmadığında kanun da bu rejimi seçtiklerini kabul edebilir. Bu dava ile eşlerden her biri diğer eşe ait artık değerin kural olarak yarısını talep edebilir.
Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Belirlenir?
Boşanmada mal paylaşımı boşanma davasına ilişkin karar kesinleştikten sonra ayrı bir dava açmak yoluyla yapılmaktadır. Uygulamada bu anlamda sıklıkla hataya düşülmekte ve eşler boşanma davası açarken mal paylaşımı talebinde de bulunmaktadır. Fakat boşanma kararı kesinleşmeden mal paylaşımı yapılamayacaktır. Katılma ve katkı payı için açılacak davada eşler katılma alacağını, katkı payı alacağını veya değer artış payını talep edecektir. Bu talep eşlerin kararlaştırdıkları mal rejimine göre değişiklik gösterecek olup bir belirleme yapılmadıysa yasal mal rejimine ilişkin kurallar uygulanacaktır. Hukukumuza göre Katılma ve katkı payı eşlerin evlilik birliği içerisinde edindiği malların yarı yarıya paylaştırılması yoluyla gerçekleştirilir. Fakat 01.01.2002 tarihinden önce geçerli olan 743 s. eski MK döneminde mal ayrılığı rejimi geçerli olduğundan bu dönemde yapılan evlilikler için katkı payı alacağı davası açılmalıdır.
Boşanma sonucunda mal paylaşımında zamanaşımı süresi 10 yıldır. 10 yıllık süre boşanmaya ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren başlayacaktır. Boşanma davası kesinleştikten sonra tarafların bu süre içerisinde mal paylaşımı talebinde bulunması gerekmektedir.
Edinilmiş Mal Nedir?
Edinilmiş mal, evlilik birliği sürecinde eşlerden her birinin karşılığını vererek elde ettiği mal varlığı değerlerini ifade etmektedir. TMK 219 gereğince edinilmiş mal kavramı temel olarak eşlerden birinin:
- Çalışmanın karşılığı olan mallar,
- Kişisel malların gelirleri,
- Edinilmiş mal yerine geçen değerler,
- Çalışma gücünün kaybı dolayısıyla ödenen tazminatlar,
- Sosyal güvenlik veya yardım kurum ve kuruluşlarının, personele yardım amacıyla kurulan sandık vb. kuruluşların yaptığı ödemeleri kapsamaktadır. Fakat evlilik birliği içerisinde edinilmiş mal rejimi devam ederken karşılığı ödenmek suretiyle elde edilen tüm malvarlıkları edinilmiş mal sayılmaktadır. Edinilmiş mallara katılma rejimi dediğimizde ise hem bu edinilmiş malları hem de eşlerden her birinin kişisel mallarını anlamak gerekir. Eşlerden her biri bu iki grup mal üzerinde evlilik birliği devam ettiği sürece yönetim, yararlanma, tasarrufta bulunma hakkına sahiptir.
Boşanmada Miras Kalan Malların Durumu
Eşlerden birine mal rejimi sürecinde ya da boşanmada mal miras kalması halinde bu miras kişisel mal olarak kabul edilmektedir. Boşanmada kişisel malların paylaşıma dahil edilmeyeceği bilinen bir gerçektir. Dolayısıyla Katılma ve katkı payı yapılırken eşlerden herhangi biri diğer eşe ait miras kalan mallar üzerinde hak talep edemeyecektir. Fakat miras kalan mal üzerinde gelir elde edilmişse bu gelirin paylaştırılması gerekir. Böylece örneğin miras kalan bir tarladan elde edilen ürünler edinilmiş mal olarak kabul edilmekte ve bu ürünlerden elde edilen gelir iki eş arasında paylaştırılmaktadır.
Değer Artış Payı Nedir?
Değer artış payı TMK 227. maddesinde düzenlenmiştir. İlgili madde uyarınca eşlerden biri diğerinin bir malının edinilmesinde, iyileştirilmesinde veya korunmasında katkıda bulunmuşsa mal paylaşımında bu katkısını talep edebilir. Değer artış payında Yargıtay kararları ve kanuni düzenlemeler göstermektedir ki katkı payı alacağının kanuni çerçevede düzenlenmesi bu kurumla olmuştur.
Değer artış payının istenebilmesi için katkıda bulunan eşin daha önce bu katkı sebebiyle hiç veya uygun bir karşılık almamış olması gerekir. Bununla birlikte mal paylaşımında malın tamamı için değil malda meydana gelen değer artışı için yaptığı katkı oranında talepte bulunabilecektir. Değer artış payı için dava açan eşin bu katkıyı sağlarken bağışlama kastı olmamalıdır. Ayrıca katkıda bulunan eş bu değer artış payından vazgeçmemiş olmalıdır. Zira değer artış payının düzenlendiği 227.maddede açıkça eşlerin aralarında yaptıkları bir anlaşmayla bu alacaktan vazgeçebilecekleri belirtilmiştir.
Katılma Alacağının Azaltılması veya Kaldırılması
Kural olarak eşlerden her biri veya bunların mirasçıları diğer eşe ait artık değerin yarısı üzerinde hak sahibidir. İstem hakkı eşlerde olmasına rağmen eşlerden birinin ölümü halinde bu hak ölen eşin mirasçılarına intikal eder.
TMK 236.madde edinilmiş mallara katılma rejiminde bazı hallerde katılma alacağının azaltılmasına karar verilebileceğini öngörmüştür. Buna göre evlilik birliği zina veya hayata kast sebebiyle açılan boşanma davasıyla sona erdirilmişse kusurlu eşin artık değerdeki pay oranı azaltılabilecek veya kaldırılabilecektir. Bu anlamda ilk olarak aldatan veya hayata kast eden kusurlu eşin artık değere katılma alacağının tespit edilmesi gerekir. Hakim bu azaltma veya kaldırmayı yaptığı inceleme ve tespitler neticesinde hakkaniyete uygun olarak belirleyecektir.
Katkı Payı / Katılma Alacağı Davası ve İhtiyati Tedbir Kararı
Katkı payı veya katılma alacağı davası açıldığında davaya konu olan mallar hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Yukarıda da belirtmiş olduğumuz üzere bu davalar boşanma sonucunda yapılacak mal paylaşımına ilişkindir. Taraflar açtıkları bu dava ile tabi oldukları mal rejimine göre alacaklarını talep etmektedir. Fakat bu davalarda sıklıkla karşılaşılmaktadır ki eşlerden biri malın üçüncü kişiye devri gibi bir işlemle alacağın önlenmesi için çaba harcamaktadır. İhtiyati tedbir kararı da davaya konu olan alacağın korunması amacıyla verilmektedir. HMK m.389 vd. hükümlerinde düzenlenen bu tedbir kararı ile davaya konu malların başkasına devri gibi işlemlerin engellenmesini sağlamaktadır. Bu yolla alacak hakkının muhafaza altına alınması, malın bir yediemine tevdii gibi sakıncayı ortadan kaldıracak, zararı önleyecek herhangi bir tedbir alınmaktadır.
Topo Hukuk Bürosu boşanma ve aile hukukunu ilgilendiren konular üzerine uzun yıllardır yasal destek sunmaktadır. Boşanma Avukatını ilgilendiren işlemleriniz için danışma formunu doldurarak veya e-posta göndererek bizimle iletişime geçebilirsiniz.