İçindekiler
İşe İade Davası Nedir?
İşe iade davası iş sözleşmesinin işverence geçerli bir sebebe dayanmaksızın feshedildiği hallerde işçinin başvurabileceği bir hukuki yoldur. Günümüze değin meydana gelen sosyal ve ekonomik değişimler kişilerin devlet ile birlikte birbirlerine karşı da güvence altına alınmaları gerekliliğini doğurmuştur. Özel hukuk anlayışını ortaya çıkaran bu devinim iş hukuku alanında yapılan düzenlemelerde de kendini göstermektedir. İşçinin işverenin karşısında koruma altına alındığı düzenlemelerden bir tanesi de işe iade davası olarak karşımıza çıkmaktadır. 4857 s. İş Kanunumuz uyarınca işveren iş sözleşmesini haklı veya geçerli bir sebebe dayanmaksızın sona erdirirse işçi işe iade davası yoluyla yeniden işe başlama talebinde bulunabilecektir.
İşçi işe iade davasında işverenden aynı işyerinde ve aynı koşullar altında çalışmasına devam edebilmeyi talep eder. Bu talep işe devam edilebilmesi açısından zorunludur. Zira hukukumuzda işçinin iş sözleşmesine haklı veya geçerli sebep olmaksızın son verilmesi direkt olarak feshin geçersizliği sebebi kabul edilmemiştir.
Dava neticesinde davanın kabulüne karar verilirse işveren Kanunda belirtilen süresi içerisinde işçiyi işe başlatmak zorundadır. Aksi durum tazminat yükümlülüğünü doğurabilecektir.
İşe İade Davası Şartları Nelerdir?
İşe iade davası iş hukukunda işçinin feshe korunması ihtiyacı gözetilerek işini güven duygusu içerisinde yapabilmesi amacıyla öngörülen iş güvencesi hükümlerindendir. 4857 s. İş Kanununun 20.maddesinde hüküm altına alınan işe iade davası işçi ile işveren arasındaki iş ilişkisinin sürekliliğini sağlama amacı taşımaktadır.
İşe iade davası açılabilmesi İş Kanunu m.20’de öngörülen şartların gerçekleşmiş olmasına bağlıdır. Bununla birlikte İş Mahkemeleri Kanununda da ön şart niteliğinde bir işe iade davası şartı öngörülmüştür. Buna göre işe iade davası şartları şunlardır:
- İlk olarak işçi dava açmadan önce arabulucuya başvurmalıdır. İşçinin iş sözleşmesinin haklı sebep olmaksızın sona erdirildiği iddiasını ileri sürerek dava açıp işe iade talep edebilmesi için işten çıkarıldığını öğrendiği tarihten bir ay içerisinde arabulucuya başvurması gerekir. Arabulucu taraflar ile uyuşmazlığın çözümü amacıyla görüşmeler yürütür. Arabuluculuk görüşmeleri olumsuz sonuçlanır ve taraflar anlaşmaya varamazsa diğer şartları taşıması halinde işçi işe iade davası açabilir.
- İşçinin iş sözleşmesi İş Kanunu veya Basın İş Kanununa tabi olmalıdır.
- İşçinin çalıştığı işyeri otuz veya daha fazla işçi çalıştırılan bir işyeri olmalıdır.
- İşçinin kıdemi en az altı aylık olmalıdır.
- İşçinin iş sözleşmesinin belirsiz süreli olması gerekmektedir.
- İşçinin sıfatı işletmenin veya işyerinin bütününü sevk ve idare eden işveren vekili yahut yardımcısı olmamalıdır.
- İşçinin sözleşmesi işverence geçerli bir sebebe dayanmaksızın feshedilmiş olmalıdır.
İşe İade Davası Açma Süresi Mevcut mu?
İşe iade dava açma süresi İş Kanunu 20.maddesinde belirtilmiş olup dava açmak için gereken bu sürelerin hak kayıplarına sebep olmaması için kaçırılmaması gerekmektedir. İlgili hüküm uyarınca işçi iş sözleşmesinin feshedildiğinin kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren bir ay içerisinde işe iade talebiyle arabulucuya başvurmalıdır. Arabulucuya başvurmak daha önce de belirtmiş olduğumuz üzere işe iade davası açabilmek için ön şart niteliğinde bir zorunluluktur. Şayet bu şarta aykırı olarak arabulucuya başvurmadan işe iade davası açılırsa, dava usulden reddedilecektir. İşçi bu ret kararının kendisinde tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde arabulucuya başvuruda bulunabilir.
Arabuluculuk faaliyetleri olumlu geçmez, taraflar anlaşmaya varamazsa işçi son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde işe iade davası açabilir.
İşe İade Davası Nasıl Açılır?
İşçinin haksız yere sözleşmesinin feshedilmesi karşısında haklarını koruyabilmesi için işe iadesini iş mahkemesinden talep etmelidir. Fakat bunun için yukarıda da belirtmiş olduğumuz üzere işçinin ilk olarak arabulucuya başvurmuş olması şarttır. Arabuluculuk faaliyetleri sırasında tarafların anlaşmaya varması halinde arabulucunun bu hususta vereceği hüküm ilam niteliğini haizdir. Diğer bir ifade ile taraflar arabuluculukta anlaşarak uyuşmazlığı sonlandırırsa daha sonra bu uyuşmazlığı dava konusu yapamayacaktır.
Arabuluculuk faaliyetleri olumsuz sonuçlandığında işçi son arabuluculuk tutanağının düzenlendiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde iş mahkemesine başvurabilir. Bu başvuru için hazırlanan dava dilekçesine ek olarak olumsuz sonuçlanan arabuluculuk son tutanağını veya bir örneğini eklemelidir.
İşe iade davasında davacı taraf sözleşmesi feshedilen işçi, davalı ise işverendir. Şartları sağlanan dava, işe iade dava dilekçesinin mahkemeye sunulması ile açılmış olur.
İşe İade Davası Dilekçesi Nasıl Yazılır?
İşe iade davası dilekçesi iş sözleşmesinin feshi geçersizliğinin tespiti ve işe iade talepli olarak yazılmalıdır. Şayet mahkeme feshin geçersizliğini kabul ederse bu takdirde mahkeme kararına kadar işçinin çalışmadığı dört aya kadar boşta geçen süre ücret hakkının da dilekçede belirtilmesi önemlidir.
İşçi, işe iadesine dair verilen kararın bir ay içerisinde icra edilmemesi halinde en az dört en çok sekiz aylık ücreti tutarında tazminatını da işe iade davası dilekçesinde kademeli olarak talep edebilir.
İşe iade davası dilekçesi davanın seyrini belirleyecek olan en önemli belgedir. İşçinin sözleşmesinin feshinde işverenin geçerli bir sebebinin olmadığı açık ve net bir şekilde anlatılmalı ve talep ileri sürülmelidir. Dava dilekçesinin işe iadenin kabulü için alanında uzman bir iş avukatı tarafından yazılması faydalı olacaktır.
Topo Hukuk Bürosu iş hukuku ve işçi avukatlarından işe iade davasında danışmanlık ve avukatlık hizmeti almak için iletişim sayfasından büromuza ulaşabilirsiniz.
Dilekçe Örneği
NÖBETÇİ ( ) İŞ MAHKEMESİ HAKİMLİĞİNE
DAVACI : Ad, Soyad, TC, Adres
VEKİLİ :
DAVALI :
KONU : İşveren tarafından iş akdinin feshinin geçersizliği ile işe iade talebimizdir.
AÇIKLAMALAR :
1- Davacı müvekkil davalı …’ya ait şirkette 12/10/2017 tarihinde işe başlamıştır. 18/02/2020 tarihinde ise işvereni olan davalı tarafından iş akdi geçerli bir sebep olmaksızın feshedilmiştir. Feshine ilişkin bildirim yazısı Ek-2’de mahkemenize sunulmuştur. Belgede de görüleceği üzere işçi müvekkilim herhangi bir gerekçe gösterilmeden yetersiz bir açıklama ile savunması dahi alınmadan işten çıkarılmıştır. Oysa İş Kanunu hükümlerine göre işveren tarafından iş akdinin sonlandırılmasında fesih sebebinin açıkça fesih bildiriminde yazılı olarak gösterilmesi gerekmektedir.
2- Ek-1’de sunmuş olduğumuz yazılı iş akdinden de anlaşılacağı üzere işin niteliği belirsiz sürelidir. 2017 tarihinden bu yana faaliyet gösterdiği … adlı şirkette müvekkilim altı aydan fazla süredir çalışmaktadır. Davalıya ait olan bu şirkette çalışan yüzden fazla işçi bulunmakta olup Kanunda belirtilen otuz ve daha fazla işçi çalıştırılması şartı sağlanmış durumdadır.
3- Müvekkilim süresi içerisinde arabulucuya başvurmuş olup işveren ile yapılan görüşmelerden herhangi bir olumlu sonuç alınamamıştır. (Ek-3 Arabuluculuk görüşmeleri son tutanağı)
4- Açıklamış olduğumuz sebeplerle yapılan feshin geçersizliğinin tespit edilmesi ve işçi müvekkilimin işe iadesine karar verilmesi ile birlikte 4857 sayılı İş Kanunu 21.maddesinde hükmedilen alacakları talebimizle mahkemenize başvurma gerekliliği hasıl olmuştur.
DELİLLER :
HUKUKİ SEBEPLER : 4857 sayılı İş Kanunu ve ilgili diğer mevzuat.
SONUÇ VE İSTEM : Yukarıda arz ve izah olunan sebeplerle işveren tarafından yapılan fesih işleminin geçersizliğinin tespiti, müvekkilim davacı …’nın işe iadesine ve İş Kanunu madde 21 uyarınca diğer alacaklarının tahsiline; işverenin işe başlatmaması halinde müvekkilimin sekiz aylık ücreti tutarında tazminata hükmedilmesini talep ederiz.
DAVACI VEKİLİ
Sıkça Sorulan Sorular
İşe iade davası avukatlık ücreti hizmet alınan avukatın yapmış olduğu iş ve tecrübesine göre belirleyeceği bir husustur. Avukatlık ücretleri önceden belirlenmiş değildir. Fakat herhalde Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi (AAÜT)’ne uygun bir ücretin belirlenmesi gerekmektedir.
İşe iade davası asliye hukuk mahkemelerinde görülen işlerdendir. AAÜT uyarınca asliye mahkemelerinde görülen davalar için asgari avukatlık ücreti 3.400,00 TL’dir. Bununla beraber her avukatın faaliyet gösterdiği şehre göre bağlı bulunduğu Barolar da yıllık olarak güncellenen Tavsiye Niteliğinde Avukat-Vekil En Az Ücret Tarifesi yayınlamaktadır. İstanbul Barosu en az ücret tarifesi uyarınca iş mahkemelerinde görülen değeri parayla ölçülemeyen işe iade davalarında avukatlık ücreti 6.500,00 TL’dir.
Yukarıda bahsedilen rakamlar yasal en az ücret tarifesine göre olup işe iade davası avukat ücreti için her avukatın kendi tarifesi mevcut olabilir.
İşe İade Davası Görevli ve Yetkili Mahkeme Hangisidir?
İşe iade davasında görevli mahkeme iş mahkemeleridir. İş mahkemesinin bulunmadığı yargı çevrelerinde asliye hukuk mahkemeleri iş mahkemesi sıfatıyla davaya bakmakla görevlidir. Ancak taraflar aralarında anlaşarak iş mahkemesi yerine özel hakeme de başvurabilir. Uyuşmazlığın özel hakeme taşınabilmesi için ya taraflar anlaşmalı ya da toplu iş sözleşmelerinde bu hususta hüküm bulunmalıdır. Bu husus iş mahkemelerinin iş yükünün azaltılması ve uyuşmazlıkların daha kısa sürede sonuçlandırılabilmesi için öngörülmüştür.
İşe iade davalarında yetkili mahkeme davacı işçinin başvurduğu arabulucunun bulunduğu yer mahkemesidir. İş mahkemelerinin yetkisi hususunda taraflar yetki sözleşmesi yapamaz.
İşe İade Davasını Kaybettim, Ne Yapmalıyım?
İşe iade davasını kaybettim, ne yapmalıyım sorusuyla bizlere gelen müvekkillerimize süresi içerisinde kanun yoluna başvurma hakkını kullanmasını tavsiye etmekteyiz. Zira işe iade davasını kaybetmek işverenin iş sözleşmesini feshinin geçerli veya haklı sebeple yapıldığının mahkeme tarafından kabul edildiği anlamına gelmektedir.
İşe iade davası kaybedildiğinde işçinin tazminat alacakları için dava hakkının halen mevcut olduğu unutulmamalıdır. İşe iade davasını kaybeden işçi kıdem, ihbar ve somut olayın şartlarına bağlı olarak diğer işçilik alacaklarını dava yoluyla ileri sürebilir.
İşe İade Davası Temyiz Süresi Ne Kadar?
İşe iade davası reddedilen işçi süresi içerisinde istinaf kanun yoluna başvurabilir. Diğer bir ifade ile işe iade davalarında temyiz kanun yolu kapatılmış olup davası reddedilen işçi istinafa gidebilecektir.
İşe iade davası istinaf süresi kesinleşmiş gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 gündür. Ancak istinaf mahkemesinin (BAM) vermiş olduğu kararlar kesin olup uyuşmazlığı kesin olarak çözümler. Taraflar bu karara karşı artık temyiz kanun yoluna başvuramaz.
İşe İade Davası Kazanılması Durumunda Atılacak Adımlar Nelerdir?
İşe iade davasının kazanılması mahkemece işverenin iş sözleşmesini geçersiz sebeple feshetmiş olduğunun kabulü anlamına gelmektedir. Geçersiz sebeple feshin sonuçları İş Kanunu m.21’de düzenlenmiştir. İlgili hüküm uyarınca işe iade davası kazanıldığında işveren işçiyi bir ay içerisinde işe başlatmak zorundadır. Davayı kazanan işçi ise mahkeme kararının kendisine tebliğinden itibaren on işgünü içerisinde işverene işe başlamak için başvuruda bulunmak zorundadır.
İşe İade Davası Ne Kadar Sürer?
İşe iade davası İş Kanunu m.20’de belirtildiği üzere ivedilikle sonuçlandırılması gereken davalardan biridir. Buna göre işe iade davalarının ortalama iki ay sürebileceğini söylemek yanlış olmayacaktır. Fakat her ne kadar seri muhakeme usulüne göre görülecek davalardan da olsa sürecin mahkemenin iş yüküne bağlı olarak uzun sürebileceği, ne kadar süreceğinin kesin olarak söylenemeyeceği unutulmamalıdır.
İşe İade Davasında Arabuluculuk Mümkün müdür?
İşe iade davasında arabuluculuk 7036 s. İş Mahkemeleri Kanunu ve 4857 s. İş Kanunu m.20 uyarınca zorunlu bir aşamadır. İşçi dava açmadan önce arabulucuya başvurmak zorundadır. Arabulucuya başvurmadan dava açan işçinin davası usulden reddedilecektir.
İşe İade Davasını Kazanan İşçinin Hakları Nelerdir?
İşe iade davasını kazanan işçi on iş günü içerisinde işverene başvurduğunda bu başvurudan itibaren bir ay içerisinde işe başlayacaktır. İşçi iş sözleşmesi hiç feshedilmemiş gibi işe başlayacaktır. Buna göre işçinin ücreti de çalışmadığı süre boyunca emsal işçilere yapılan ücret artışları hesaba katılarak yeniden hesaplanacaktır. Bununla beraber daha önceki sözleşmesinden doğan sosyal (yol, yemek vs.) haklarından da faydalanmaya devam edecektir.
İşe iade davasının kazanan işçi sözleşmesinin feshinden mahkeme kararının kesinleşmesine kadar geçen süre için en çok dört aylık ücret ve diğer haklarını işverenden talep etmelidir. Bu talep çalışmadığı, boşta geçen sürenin tazmin edilmesi amacını taşımaktadır. İşçinin boşta geçen süreye ilişkin ücretleri işverene karşı işe iade talebi ile birlikte ileri sürülebilir.
İşveren bir aylık süresi içerisinde işçiyi işe başlatmazsa işçinin en az dört en fazla sekiz aylık ücreti tutarında bir tazminat alacağı söz konusu olacaktır. İşe iade davasını kazanan işçinin haklarından biri olan işe başlatmama tazminatı miktarı feshin geçersizliğine karar veren özel hakem veya mahkemece belirlenir.
İşe İade Davası Tazminat Nasıl Hesaplanır?
İşe iade davasında tazminat işe başlatmama tazminatı veya iş güvencesi tazminatı olarak adlandırılmaktadır. Bu tazminat işverenin mahkeme veya özel hakem kararına rağmen işçiyi süresi içerisinde işe başlatmaması sebebiyle ödenmektedir.
İşe başlatmama tazminatına hakim işe iade davası sonucunda feshin geçersizliği ile işçinin işe iadesine karar verdikten sonra işverenin karara uymaması durumu için hükmeder. Dolayısıyla işe başlatmama tazminat hesaplaması da hakim tarafından yapılacaktır.
İş Kanunu m.21 işe başlatmama tazminat miktarı hususunda bir sınırlama getirmiştir. Buna göre hakim işvereni, işçiyi karara uygun surette işe başlatmaması halinde işçinin en az dört aylık ve en fazla sekiz aylık ücreti tutarında tazminat ödemekle yükümlendirir. Bununla birlikte kararın kesinleşmesine kadarlık en fazla dört aylık süre için işçinin boşta geçen süre ödemesi yapılır. Bu ödemelerin hesaplanmasında işçinin çalışmaya devam etmiş olsaydı dava tarihinde alacağı ücreti dikkate alınır. Bir diğer değişle hesaplama dava tarihindeki emsal ücret üzerinden yapılacaktır. Emsal ücret tespit edilirken ilk olarak aynı işverene bağlı aynı işyerinde çalışan benzer yahut aynı işi yapan ve dolayısıyla benzer yahut aynı unvana sahip işçinin ücreti esas alınacaktır. Ancak aynı işyerinde veya aynı işverene bağlı bu kriterleri karşılayan başka bir işçi yoksa bu halde aynı sektörde ve fakat farklı işyerlerindeki işçilerin ücreti dikkate alınır.
İşe başlatmama tazminatı hesaplaması işçinin çıplak ücreti üzerinden yapılacak olup prim vb. ek ödemeler ile sosyal yardım ve diğer haklar hesaplamaya dahil edilmez.
Kıdem Tazminatı İstenebilir mi?
İşe iade davasında işçi iş sözleşmesinin geçerli bir sebep olmaksızın feshedildiğini iddia etmektedir. Bu tanımdan da anlaşılacağı üzere işçi işten çıkartılmış ve işe iadesini talep etmektedir. Haklı sebep olmaksızın işten çıkartılan işçinin ihbar ve kıdem tazminatı hakkı bulunmaktadır.
Kıdem tazminatı haklı sebep olmaksızın işten çıkarılmış olan işçinin çalıştığı süreye göre kazandığı kıdemi karşılığında alacağı ücrettir. Aynı işverene bağlı olarak belirsiz süreli iş sözleşmesi ile en az bir yıl kesintisiz çalışmış olan işçi zamanaşımı süresi içerisinde kıdem tazminatının ödenmesini talep edebilir. Bu şartların sağlanması halinde işçinin kıdem tazminatı ödenmelidir. İşçinin kıdem tazminatı alacağı hakkında daha fazla bilgi için “Kıdem Tazminatı Nedir? Şartları Nelerdir?” yazımızı okumanızı tavsiye ederiz.
İşveren işçiyi işten çıkartırken kıdem ve ihbar tazminatını ödemiş olabilir. İşe iade davasını kazanan işçi yeniden işe başlatılırken dört aya kadar alacağı boşta geçen süre ücretinden kendisine yapılan bu tazminat ödemeleri mahsup edilecektir.
Topo Hukuk Bürosu deneyimli iş hukuku avukatları ile işçi ve işçi alacaklarına ilişkin davalarında müvekkillerine avukatlık hizmeti vermektedir. İşe iade dava dilekçesi yazımında ve diğer hukuki problemlerinizde bizlerden destek almak için randevu alabilir, Avukata Sor hizmetimizden online faydalanabilirsiniz.